ARABULUCULUK SÜRECİNE DUYULAN GÜVENİN OLUŞMASINDA ARABULUCULUK MERKEZLERİNİN YERİ VE ÖNEMİ

”Adaletin kestiği parmak acımaz”. Acımaz mı elbette sonuçlar ortaya çıkınca canımız daha fazla yanacaktır.

Bilindiği gibi, 2012 yılında yasalaşan Hukuk Uyuşmazlıklarının Çözümünde Arabuluculuk Kanunu (Kısaca HUAK) 2013 yılında yürürlüğe girmiştir.

Bir alternatif uyuşmazlık çözüm yolu olan arabuluculuk 2012 yılından günümüze fikir ve uygulama olarak gelişmiş ve kabul görmüştür. İstatistiksel bilgiler de bunu göstermektedir.

Bu başarılı sonuçların alınmasında birçok faktör bir araya gelmiştir. Bunlardan biri de, mevzuatta yer almamasına rağmen Arabuluculuk Daire Başkanlığının arabuluculuk merkezlerinin hukuki alt yapısının oluşturma çalışmalarına destek vermesidir. Merkezlerin ortaya çıkma nedeni, sicile kayıtlı arabulucuların bir araya gelerek yeni bir ekonomik ve çalışma birlikteliğine duydukları ihtiyaçtır.

Details

ARABULUCULUK MERKEZLERİ BAKIMINDAN ŞİRKETLEŞME, VERGİ VE FATURA DÜZENİ

Hukuk sistemimize arabuluculuk 2012 yılında dahil olmuştur. Ancak arabuluculuğun yaygın bir uygulamaya kavuşması, öncelikle iş uyuşmazlıklarında[1] arabuluculuğun dava şartı olduğuna ilişkin hükümlerin 1 Ocak 2018 tarihinde yürürlüğe girmesi ile ve ardından da arabuluculuğun dava şartı olduğu uyuşmazlıkların kapsamına 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren ticari uyuşmazlıklar[2] ve 28 Temmuz 2020 tarihinden itibaren tüketici uyuşmazlıklarının[3] alınması ile gerçekleşmiştir. Gerçekten, 1 Ocak 2018 ila 19 Aralık 2019 döneminde dava şartı arabuluculuk kapsamında iş uyuşmazlıklarında 739.255[4]; ticari uyuşmazlıklarda 146.413[5] arabulucu görevlendirmesi yapılan dosya olduğu tespit edilmiştir. 2013 yılından 19 Aralık 2019 tarihine kadar ihtiyari arabuluculuk kapsamında 239.927 arabulucu görevlendirmesi yapılan dosya olmuştur[6].

 

Günümüzde yaygın bir uygulaması olduğunu açıklıkla söyleyebileceğimiz arabuluculuğun nasıl yapılacağı ise bu süre zarfında gerek arabulucuların gerekse de arabuluculuk hizmetlerinin düzenli ve verimli olarak yürütülmesini sağlamakla görevli (m. 30/1, a) Arabuluculuk Daire Başkanlığının gündemini oluşturmuştur. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu[7] arabuluculuğun sadece hukuk fakültesi mezunları tarafından icra edilmesine izin vermektedir (m. 20/2, b). Bununla birlikte, Daire Başkanlığınca arabuluculuğun tek başına değil, birlikte ve elbirliği ile yapılmasının teşvik edildiği, şirketleşmenin önerildiği de bir gerçekliktir.

 

Gerçekten de, arabuluculuğun icra edilmesinde arabulucunun yetkin olması yanında hizmet kalitesi de önem taşımaktadır. “Arabuluculuk merkezi” adı altında sunulan arabuluculuk hizmetlerinde uygun müzakere salonları ile arabuluculuk faaliyeti kolaylaşırken tarafların da daha konforlu ortamlarda müzakere imkânına sahip olması sağlanmaktadır[8]. Ancak mevzuatımızda arabuluculuk merkezlerine ilişkin açık bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu da, arabuluculuğu arabuluculuk merkezleri bünyesinde yerine getirmek ve aslında böyle bir merkez kurmak isteyen arabulucular bakımından birçok bilinmezi beraberinde getirmiştir.

Details